Zor günlerden geçtiğimiz pandemi döneminde, özellikle eğitim hayatına yeni başlamış olan çocuklar bu süreçten fazlasıyla olumsuz etkilendi. İstanbul Gönüllüleri, 2420. Rotary iş birliğiyle okumakta zorluk çeken çocuklar için 12 günlük çevrimiçi hızlandırılmış telafi eğitimi gerçekleştirdi.
Hayata geçirilen “Ben Okuyorum” projesi ile çocukların okuma becerisi edinmelerinin amaçlandığı projede gönüllü öğretmenler, Zoom uygulaması üzerinden çocukların okuma becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak ve eğitimlerine katkı sağlamak için devlet okullarında eğitim gören 1. ve 2. sınıf öğrencilerine telafi eğitimi gerçekleştirdiler.
“Artık Kelimeleri ve Heceleri Uzatarak Okumuyor.”
Ben Okuyorum projesine küçük kızı Elif için başvuran ve kızının okuma yetisinin gelişmesini isteyen Aysun Sedef, projenin haberini aldıktan sonra sevinçten havalara uçtuklarını ve hemen başvuru yaptıklarını aktardı. Gerçekleştirilen eğitimlerden sonra süreci değerlendiren Aysun Hanım; “Okulda belli bir müfredat programı dâhilinde hızlı bir şekilde ilerliyorlar. Bu proje ise sadece okuma, okuduğunu anlama ve geliştirme üzerine yapıldı. Proje öncesi çevrim içi katıldığı derslerde okuması yavaş olduğu için öğretmeni ve arkadaşlarını takip etmesi zor oluyordu.” dedi ve ekledi. “Bu projenin çocuklara en çok faydası okuma hızını arttırmak için tek tek ilgilenilmesidir. Burada sınıf mevcutları devreye giriyor. Örgün öğretimde sınıflar kalabalık oluyor. Projede sınıf mevcudu 12 kişiydi ve bu çocuklara verilen ilgiyi çok önemli hale getirdi. Kızım artık heceleyerek ve kelimeleri uzatarak okumuyor. 2. sınıf öğrencilerinin dakika bazında okuması gereken sayıya ulaştı.”
“Uzun Süredir Hayalini Kurduğum Bir Proje”
Ben Okuyorum projesini meslektaşının kendisine gönderdiği bir mesajla öğrenen Öğretmen Hülya Güven, projeyle birlikte çok heyecanlandığını aktararak “Bu proje benim uzun süredir hayalini kurduğum bir projeydi. Bu bilgiyi görür görmez hemen dâhil oldum.” dedi.
Gönüllü öğretmen olarak katıldığı Ben Okuyorum projesinde çocukların okuma yetilerinin gelişmesi için dersler vermeye başlayan Hülya Öğretmen, çocuklarla çevrim içi şekilde gerçekleştirdiği dersleri değerlendirdi; “Öğrencileri kısa bir tanıma sürecinden sonra hepsini heyecanlı ve çok istekli gördüm. Derslerin işlenişinde hepimize gönderilen dokümanlar üzerinden öğrencilerle okuma çalışmaları yaptım. Bu çalışmalara ek olarak öğrencilerin zorlandıkları bölümler ile ilgili dijital oyunlar ekleyerek süreci eğlenceli bir halde devam ettirdim. Her gün onların günlerinin nasıl geçtiğini, sevdikleri yemekleri, hoşlandıkları renkleri sorarak heyecanlarını biraz da olsa sakinleştirmeye çalıştım.”
Ben Okuyorum Projesi Çocukların Gelişimlerini Nasıl Etkiledi?
Proje kapsamında eğitim gören çocukların gelişimlerini değerlendiren Hülya Öğretmen; “Öğrenciler 12 gün sonunda çok ilerleme kaydettiler. Projeye katılan öğrencilerin, devlet okullarında tahminen minimum 30 kişilik sınıflarda eğitim gördüklerini düşündüğümüzde; onlarla birebir ilgilenen (kendi sınıf öğretmenlerinin dışında) farklı bir öğretmenin, farklı materyallerle okuma sürecinin devam etmesi, gelişimlerinde büyük etken olduğunu düşünüyorum. Çocukların yanlışları yerine, doğrularını görmeyi hedef aldığınızda gelişim göstermeleri nihai hedefine ulaşırsınız. Sadece doğru okudukları hece ve kelimeleri “Doğru okudun, hadi bir sonraki kelimede tanıdığın heceleri bana oku” vb. geri bildirimleri ile 3. günde bile okumalarının ilerlediğini görmek benim için de en büyük motivasyon olmuştur.”
“Sana da Aferin Öğretmenim”
Çevrim içi dersler sırasında unutamadığı bir anıyı da paylaşan Hülya Öğretmen, “Dersin sonunda öğrencilerime güzel bir gelişme gösterdiklerini ve çok güzel çalıştıklarını, bu nedenle aferin size” dediğini aktardı. Derse katılan öğrencilerinden birinin “Sana de aferin öğretmenim” cümlesiyle birlikte neden bana da aferin dedin diye soran öğretmen, öğrencisinden duyduğu “Sen bize güzel çalıştığımızı söyledin ve aferin dedin. Sen de güzel öğretmenlik yaptın, bu yüzden sana da aferin” cümlesini duyduktan sonra çok mutlu olduğunu aktardı.
Projelere Katılmak ve Projelerden Haberdar Olmak İçin İstanbul Gönüllüleri’ne Üye Oldum.
İlk grubunun 12 kişilik, ikinci grubunun 5 kişilik öğrenciden oluştuğunu belirten Hülya Öğretmen; “Kendi öğrencilerimin dışında başka çocuklara da dokunabilmek, onların gelişimlerinde benimde tuzumun olması mutluluk vericiydi. Ve daha çok çocuğun hayatına dokunma, onları hayata hazırlama sürecinde destek olma motivasyonumu arttırdı. Bundan sonra katılabileceğim her türlü projeye katılmak ve projelerden haberdar olmak için İstanbul Gönüllüleri’ne üye oldum.”