Tarihi Vefa Gazozcusu

Şehrini Tanı

İstanbul’un geçmişten günümüze “En İstanbul” ilçesi olan Fatih, bünyesinde birçok kültürü ve lezzeti barındırır.

Bu karakteristik ilçe, tarihi Vefa semtine de ev sahipliği yapar. ”Vefa” denildiğinde akıllara ilk olarak boza gelse de böylesine kalıplaşmış bir tamlama ile aşık atabilecek tek değer var ise sanırım “Vefa Gazozcusu” olurdu…

Yıllar önce bir üniversite öğrencisinin fikri ile başlamış olan bu gazoz yolculuğu, memleketimizin sahip olduğu çeşit çeşit gazozu ilk önce Türk insanına, daha sonra da Avrupa’ya tanıtma ülküsü ile devam etmektedir. Gazozun Vefa semtinde serüvenine başlaması da tabii ki tesadüf değil. Köklü kültür ve eğitim kurumları, Türk spor tarihinin en köklü kulüplerinden biri Vefa semtinin sınırları içerisinde yer almaktadır. Bünyesinde barındırdığı Hazireler, içerisinde bulundurduğu mezar taşları ile semtin adeta canlı birer tanığıdır. Hanları, hamamları, konakları, evleri, çeşmeleri ile uzak ve yakın geçmişin incisidir Vefa. Böylesine güzel bir semte ancak bu kadar güzel bir içecek yakışırdı gazoz!

Şehrini TanıGazoz, Türkiye’ye 1890’larda maden suyu ile girmiştir. Türkiye'de ilk üretim tarihi ile ilgili kesin bir bilgi olmamakla beraber, Sultan II. Abdülhamit döneminde bazı gayrimüslimlerin İstanbul'da meşrubat fabrikası (gazozhane) açarak işlettikleri bilinmektedir. Türkiye'de ilk gazoz fabrikası 19.yy sonlarında Beyoğlu'nda, Niğdeli Rum işadamı Aleksandr Mısırlıoğlu tarafından kurulmuştur. Fransa’ya giderek gazoz yapma makinelerini satın almış ve ülkemize getirmiştir. Osmanlı’da ilk gazoz üretimi ‘Mısırlıoğlu’ markasıyla, 1908 yılında yapılmıştır. Sokak gazozcuları, gazozun ülke genelinde yaygınlaşmasında büyük rol oynamıştır. Altmışlı yıllara kadar yaz aylarında ortaya çıkan sokak satıcılarından biriydi gazozcular. Elle ittiği, tekerlekli, ahşap arabasının içine gazoz kasalarını yerleştirir, üzerlerine de kar ya da buz kalıpları koyarak çarşı, pazar yerlerinde, sokaklarda, parklarda gazoz satarlardı. Gazoz arabasının geçtiği yerlerden sızan su, uzun bir iz bırakırdı gazozcunun arkasında. O yıllarda Türkiye’de yalnızca sade gazoz üretildiği için gazozcular da bunu satarlardı. Gazoz, en popüler dönemini ise 1960 ve 70’li yıllarda yaşamıştır. O dönemde yaşayan herkesin hayatında yer edinmiştir gazoz. Kimi yanına kuruyemişini alır keyif eşliğinde içerdi gazozunu, kimi ise kıran kırana geçen bir maçın sonucunda içerde gazozunu kana kana… Kimi yaz sinemasında sevdikleriyle içerdi, kimi sırf kapağı ile oyun oynayabilmek için…

Şehrini TanıSevda Gazozcusu ise ülkemizdeki gazoz kültürünü en iyi yaşatan yer olarak varlığını sürdürmektedir. Küçük fakat sevimli bir dükkân olan Sevda Gazozcusu, dışarıdan geçen her insanın içine sıcaklığı ile nüfuz edip onları dükkâna çekmektedir. Sadece vitrinde bulunan, memleketimizin her köşesinden onlarca gazoz, insanları büyülemeye yetmektedir. Baş döndüren gazoz ve meşrubat çeşitliliğine sahip olan bu yer, içerisine girenleri bir anda maziye götürmektedir. Dükkân sahibinin hoşsohbeti ise alışverişi daha etkileşimli hâle getirerek alışverişin keyfini kat ve kat artırmaktadır. Merak ettiğiniz çeşit çeşit gazoz hakkında sohbet etmek ve hiçbir yerde bulamayacağınız bu bilgileri dükkân sahibinden duymanın oldukça keyif verici bir durum olduğunu da belirtmeden geçmek istemiyorum. Çeşit çeşit gazozun arasında seçim yapmakta zorlanırsanız eğer, dükkân sahibinden yardım alabilirsiniz. Sizin adınıza seçim yaparken izlediği yolun fazlasıyla basit olduğunu söylemek isterim; memleketinizi söylemeniz yeterlidir.

Şehrini TanıTürkiye’de aktif olarak üretime devam eden her yöreden her çeşit gazoz bu dükkânda bulunuyor. Kahveli, ejder meyveli, bademli, çikolatalı, Hindistan cevizli, damla sakızlı, zencefilli, lavantalı ve şeftalili gibi sayısı yaklaşık 60’a kadar uzanan değişik tatları deneyimleyebilirsiniz. En popüler gazozlardan ise söz etmeden geçmek olmaz. Özellikle Ankara Gazozu ile Beyoğlu Gazozu en gözde iki gazoz olarak göze çarpıyor.

Siz değerli okurlarımızın en kısa zamanda Sevda Gazozcusu’na uğrayıp, kendi zevkinize en uygun gazozlardan içmenizi ve ayrılırken gazozlarla dolu şahane vitrin önünde hatıra fotoğrafı çektirmenizi öneririm.

Fotoğraf: Semra Şevki

-->